Şimdilik En İyi Albümüm
Son albümü “In The Zone” için “Şimdilik en iyi albümüm tanımlamasını yapan Britney’nin gözleri sanki “Daha hiçbir şey görmediniz. Bekleyin ve görün yapabileceklerimi” der gibi.
Derleyen: Nilhan Durmuşoğlu
Geçtiğimiz yılın en çok konuşulan en büyük magazin olayının baş kahramanı Britney Spears. MTV Video Müzik Ödülleri 2003’te dudaktan dudağa öpüştüğü, müziğin moda yaratan kadını Madonna’nın bile gözdesi o. Pop camiasında Madonna ve Britney olmasaydı nasıl olurdu bir düşünsenize. Sanki cep telefonu yokken biz ne yapıyorduk gibi bir durum. Pop müziğin sabun köpüğü eğlence anlayışına ve basit bakış açısına daha farklı yaklaşan biri artık Britney Spears. O bir fenomen. Sadece ufak çocuklanın değil artık birçok kişinin sevgilisi. Kimilerine göre ise kabus olacak kadar sinir bozucu biri. Bir yandan sayısız ödüller topluyor, bir yandan kamuoyu arasında yapılan araştırmalarda nefret edilenler listesinde George Bush’u bile gölgede bırakıp ilk sıraya yükseliyor.
Peki Nasıl Bir Çelişki Bu?
Aslına bakarsanız gerçeği kabul etmek gerek ki kimi zaman kendinden bıktırsa da da geleceğin Madonnası olacak kişi Britney. Bunu Madonna’nın kendisi dahi biliyor ve bir bakıma o da tahtının varisini şimdiden kanatları altına almış görünüyor. Britney şu sıralar en büyük yardımı ondan aliyor, onun tecrübelerinden yararlanıyor ve başı sıkıştığında onu anıyor.
Aslında yılların pop ikonu haline gelen Madonna ile öyle çok benzerliği var ki Britney’nin. Son birkaç yıldır dünya gençliğinin bir kısmının trendlerini gizliden gizliye en çok etkileyen kişi o. Yani bir bakıma Madonna gibi moda yaratan biri. Bu da günümüz müzik eğlence ve tabii ki reklam dünyasında en önemli özellik. Yani isminizin bir marka haline gelmesi. Britney bunu belki de Madonna’nın yaptığından çok daha erken yaşta başarıyor.
Sıradan Başlangıç, Sıradışı Yükseliş
Britney’nin bu alemdeki ilk adımları aslında gayet sıradan. MTV tarafından 20. yy’in son genç pop star’larından biri olarak nitelendirilen Britney, büyük çıkışını 1998 yılında yapmıştı. Küçük bir kızken yerel dans şovlarında ve kilise korosunda sahneye çıkan Brit, sekiz yaşındayken Mickey Mouse Club’a seçildi. Show’a katılmak için çok küçük olmasına rağmen oradaki bir prodüktör, onu New York’ta ki bir temsilciye tanıttı. Üç yaz Profesyonel Uygulamalı Sanatlar Okulu’na devam ettikten sonra 1991’deki “Ruthless”ın da aralarında yer aldığı bir takim Broadway prodüksiyonlarında çocuk oyuncu olarak yer aldı. Disney Kanalı’ndaki Disney Show’a geri dönen Britney iki yıl boyunca, 11-13 yaşları arasında show’da görev aldı. Demo’su Jive yöneticilerine ulaşır ulaşmaz ise, firmayla anlaşma imzaladı ve hemen ardından Amerikan gençlik dergilerinin sponsorluğunda N Sync’le birlikte turneye çıktı.
1999’un dillere marş olan hit’i “…Baby One More Time”, albümün listelerde bir numaraya kadar yükselmesine sebep olmuştu. Albüm, sadece isim parçasını çarpıcı bir hit olarak çıkarmakla kalmadı, bir balad olan “Sometimes” ve funky bir parça olan “(You Drive Me) Crazy” ile de başarı kazandı. “…Baby One More Time” dünya çapındaki listelerdeki etkileyici atağını tamamlamadan önce Britney, “En lyi Pop Yorumcusu” da dahil olmak üzere toplam 4 MTV Avrupa Ödülü’nü ve Billboard Müzik Ödülü’nü toplayarak yılın en dikkat çekici kadın şarkıcı olmuştu bile.
Britney’nin yeni albümleri için oluşan büyük talep 2000 tarihli ikinci albümü “Oops!…I Did it Again”in mayıs ayında piyasaya çıkmasıyla tatmin oldu. Bir kez daha albümün isim parçaları radyoların yoğun ilgisiyle karşılandı, tabii marş gibi “Stronger” ve “Don’t let Me Be The Last To Know” da. Britney aynı yıl Amerikan Müzik Ödülleri’nde “Favori Yeni Sanatçi”, Billboard Müzik Ödülleri’nde “Yılın Albüm Sanatçısı” ve 2 tane de “Gençlerin Seçimi” ödülü aldı. “Gençlerin Seçimi” ödüllerini 2001 ve 2003 yıllarında da aldı.
2001’de “Britney” albümünü yayınlayarak yine ses getiren bir dönüş yaptı. Bu defa canlı, iddialı koleksiyonunda sadece bir vokalist olarak değil, bir besteci olarak cesaretini de artan bir derinlikle açığa çıkarma amacındaydı. Britney, “Slave 4 U” ile çok büyük beğeni kazanırken “Overprotected” ve “I’m Not A Girl, Not Yet A Woman” ile de başarıyı yine pekiştirdi.
Şimdilik En İyi Albümü
Şu ana kadar en çok dikkat çeken parçası olan ve Madonna ile düet olarak seslendirdiği “Me Aganist the Music”in de içinde bulunduğu son albümü “In The Zone”u böyle tanımlıyor Britney; “Şimdilik en iyi albümüm.” Aslında bunu söylerken yüz ifadesi sanki “Daha hiçbir şey görmediniz. Bekleyin ve görün yapabileceklerimi” der gibi. “Bir sanatçı olarak çok büyük bir adım atmış gibi hissediyorum” diyor Britney gururla. “Çok çalıştım ve pek çok aşamayı geçtiğimi hissediyorum.” Aslında ona göre “Me Against the Music”, müziğe karşı savaş ilan etmekle ilgili değil. “Gerçekten şarkı insanların müziğe yaklaşımlarındaki duyarlılık hakkında. Tamamen müziğin içinde kaybolmak ve hayal edebileceğiniz her şekilde kendinizi sınıra itmek hakkında. Kendimi tamamen müziğin içine gömmeyi seviyorum ve bu duyarlılığı bir şarkıda yakalamayı istedim” diye tanımlıyor bu parçayı.
Britney’nin, Jive’dan çıkan dördüncü albumu “In The Zone”da baştan sona kararsız bir gençten kışkırtıcı bir genç kadına dönüşümü yani sürekli gelişimi tam olarak gözler önünde. Britney, albümde Red Zone (“Me Against The Music”, “The Hook Up”), The Matrix (“Shadow”), Moby (Early Mornin'”) ve Cathy Dennis (“Toxic”, “Showdown”) gibi önemli hit yaratıcılarıyla çalışarak albümdeki 12 yeni şarkıdan 7’sinin yazımında bizzat yer alıyor, R. Kelly (“Outrageous”) ve Ying-Yang Twins (I Got That Boom Boom”) de albüme katkıda bulunan diğer isimler.
Ancak tabii en önemli katkı, Madonna’nın sesiyle albümün ilk single’ı “Me Against the Music”te yer alması. Pop müziğin kraliçesi ile çalışmak Britney için bir rüyanın gerçekleşmesi gibi. “Bu deneyim kelimelerin ya da açıklamanın ötesinde” diyen Britney, MTV Video Müzik Ödülleri’ndeki ünlü performanslarının provaları sırasında aralarında oluşan güçlü bağdan da bahsetmeden edemiyor. “Birlikte çalışırken öyle anlar vardı ki sahnede onun yanında durduğuma bile inanamıyordum. Benim için hayaller ülkesinde bile olacak bir şey değildi.”
Britney ve Madonna’nın müzikal iş birliği “Me Against the Music” içindeki gergin, klasik-funk tınılarına rağmen, tamamen gerçek ve her birinin içindeki hareketi ve duyguları açığa çıkarıyor. Paul Hunter’in yönettiği şarkıya eşlik eden klip Madonna’yı, Britney’i labirent tarzı bir underground kulüpte ikna etmeye çalışırken ama Britney, ona dokunacak kadar yaklaştığında havada kaybolurken gösteriyor. Klip, Madonna’nın Britney’e popun güç sopasını devretmesinin sembolik hareketleriyle dolu ve genç şarkıcıyı heyecanlı, sıradan ve belki bir parça erkenci gösteren bir kare.
“Sadece tek bir Madonna var… ve hep de öyle olacak” diyor Britney. “Onunki gibi özel bir kariyer istiyorum ama benim kendi kimliğime uygun eşsiz bir tane. Madonna’nın bu şarkıya tüm getirisi beni onurlandırdı. Paylaştığımız akışı gerçekten seviyorum hem parçadaki hem de arkadaşlığımızdaki. Sanırım paylaştığımız kimyayı ve pozitif enerjiyi hissedebilirsiniz. Tamamen doğal ve rahat.”
“Me Against The Music”in doğal ve rahat yapısı, sokak hip-hop’undan electro-trance’e, yeni dalga akımıyla işlenmiş rock’a ve pop’a kadar her çeşit türü barındıran “In The Zone” albümünün ufak bir sembolü. “Bu albümü biraraya getirmek benim için inanılmaz bir yolculuktu” diyor Britney. “Müzik dünyasındaki en heyecan verici insanlarla birlikte deneme ve keşfetme özgürlüğüne sahiptim “In The Zone”da. Sonuçta bu, şimdi tam olarak nerede olduğumu yansıttığım bir albüm yapmamı sağladı.”
Ying Yang Twins’in yer aldığı “(I Got That) Boom Boom”, Guy Sigsworth’le iş birliği sonucu ortaya çıkan “Everytime” gibi dikkat çekici parçalar Britney’nin korkusuz bir şarkıcıya dönüştüğünün kanıtı. “Bu şarkılar benim için ayrıca özel, çünkü ikisi de benim daha önce yaptığım hiçbir şeye benzemiyor. “Everytime” acılı ve esirgeyiciyken “Boom Boom” ise katı, sinirli ve eğlenceli. Bir şarkıcı ve şarkı yazarı olarak çekirdeğine kadar soyunmuş benim. Müzikte olabildiğimce dürüst. O parçada Guy’la çalışmaya bayıldım. Bana hem rahat hissettirdi hem de duygusal açıdan ve bir yorumcu olarak son hız gitmem için güven verdi.” Britney orta tempolu parçası “Early Mornin'”de kendisiyle birlikte çalışan Moby için de yoğun ovgüleri var. “Çok temiz kalpli bir adam. Çok cool. Bana gerçekten çok etkileyici bir parça çaldı ve harika olduğunu düşündüm. Şarkı benim albümdeki favori parçalarımdan biri haline geldi.”
Geleceği gerçekten çok parlak olan Britney’e göre müzikte her zaman değişen ve gelişen şeyler yar “Bir sonraki albümde neler olacağını görmek için bekleyemiyorum” diye bitiriyor her sözünü ve hayranların meraktan, düşmanlarını kıskançlıktan çatlatıyor.
Ödüle Doymayan
Britney…
Billboard Ödülleri:
1999 Yılın Kadın Sanatçısı
Yılın Yeni Sanatçısı
2000 “Oops I Did It Again” ile Yılın Sanatçısı
Amerikan Müzik Ödülleri:
2000 En İyi Yeni Sanatçı
Gençlerin Seçimi Ödülleri:
1999 En İyi Single “Baby One More Time”
2000 En İyi Kadın Sanatçı
2001 En İyi Kadın Sanatçı
2002 En İyi Kadın Sanatçı
Nickelodeon Çocukların Seçimi Ödülleri:
2000 En Sevilen Kadın Sanatçı
2001 En Sevilen Kadın Sanatçı
Uluslararası Ödüller
Avusturya Rennbahn Express 1999 En İyi Yeni Sanatçı, Kanada Much Müzik Ödülleri 1999 En İyi Uluslararası Şarkıcı, Avrupa MTV Avrupa Ödülleri 1999 En İyi Kadın Sanatçı, En İyi Çıkış Yapan Sanatçı, En İyi Pop Sanatçı, En İyi Pop Single’ı “Baby One More Time”, Fransa M6 / Mellier Premier Clip 1999 “Baby One More Time”, Almanya Popcorn Ödülleri 1999 En İyi Kadın Sanatçı, Bravo Gold Ödülleri 1999 En İyi Uluslararası Kadın Vokalist, Golden Bravo Otto Ödülleri 1999 Yılının En Sevilen Sanatçısı, Hollanda TMF Ödülleri 1999 En İyi Yeni Sanatçı, İspanya Premios Amigos 1999 En İyi Uluslararası Sanatçı, İsveç Rockbear Ödülü En İyi Yeni Sanatçı, Birleşik Krallık Smash Hits Poll Winners 1999 En İyi Solo Kadın Sanatçı, En İyi Giyinen Sanatçı, En Sevilen Sanatçı, En İyi Dansçı, En Güzel Saçlı Şarkıcı, Capital Londra Ödülleri 2000 Londra’nın Favori Uluslararası Kadın Sanatçısı, Music Week 1999 En Çok Satan Kadın Sanatçı, Pepsi Ödülleri 2001 En İyi Kadin Sanatçı
